• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

vuruş

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 6524

artistik patinaj

beysbol

bilişim

elektrik

futbol

hekimlik

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) 1. Vurma işi: «Bazen kalbinin hafif ve sık çarpıntıları arasında ansızın tokmak gibi vuruşlar var.» -P. Safa. 2. müz. Bir ölçüyü oluşturan eşit sürelerden her biri, darp: İki vuruşu olan ölçü. 3. müz. Tempo. 4. tek. Bir kuvvetin etkileme süresi ile şiddetinin çarpımından çıkarılan nicelik.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Bir oyuncunun topu ayağı ya da kafası ile herhangi bir arkadaşına, kaleye ya da alan dışına göndermesi.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Çarpışan ilki nesneden birinin ya da ikisinin birden hızlarını değiştiren etkileşim.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Karşı yarışmacının sayılan ya da sayılmayan vücut bölgelerine savut namlusuyla dürtüşten ayrı bir biçimde vurma. Ayrıca, bir deyim olarak, geçerli dürtüşlerin sayı olarak belirtilmesi.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Kurallara aykırı düşmeden topa değme.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) mekanik: Bir kuvvetin etkileme süresi ile yeğinliğinin çarpımından çıkarılan nicelik.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Topa tokaçla vurma.

VURUŞ = (vuruş nedir; vuruş ne demek; vuruş İngilizcesi) Yumruk yapılmış eldivenin parmak eklemi üst kısmına gelen yeri ile, gövde ve omuzdan kuvvet alarak, yağının belden yukarı gövdesinde ya da başının önünde, yanlarında herhangi bir yere (çelinmeyecek, durdurulmayacak, ele ve eldivene raslamayacak biçimde) vurma.

vuruş = darbe [öz Türkçe - eski terim]

vuruş = şut [öz Türkçe - eski terim]

vuruş = darabân [Türkçe - Osmanlıca]

vuruş = darb [Türkçe - Osmanlıca]

vuruş = darbe [Türkçe - Osmanlıca]

vuruş = zahme [Türkçe - Osmanlıca]

vuruş = zarb [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms