İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 3495 BLOW = [blou] verb
blew [blu: ], blown [bloun]
1 (rüzgâr) esmek
İngilizce örnek : The wind was blowing gently.
Türkçe çevirisi : Rüzgâr hafifçe (ılgıt ılgıt) esiyordu.
İngilizce örnek : The wind is blowing offshore.
Türkçe çevirisi : Rüzgâr kıyıdan denize doğru esiyor.
2 üflemek
İngilizce örnek : He blew the dust away.
Türkçe çevirisi : Tozu üfledi.
İngilizce örnek : The wind blew away the fog.
Türkçe çevirisi : Rüzgâr sisi dağıttı.
3 çalmak; öttürmek * eşanlamlı : whistle, sound
İngilizce örnek : The referee saw a foul, and blew his whistle.
Türkçe çevirisi : Hakem faulü gördü ve düdüğünü çaldı.
4 (sigorta, ampul) atmak, yanmak
İngilizce örnek : The fuse has blown.
Türkçe çevirisi : Sigorta attı.
¤ noun
1 darbe, vuruş * eşanlamlı : hit, slap, thump, knock, stroke
İngilizce örnek : The man cut the bough in two with one blow.
Türkçe çevirisi : Adam bir vuruşta dalı ikiye kesti.
İngilizce örnek : The victim was killed by a blow to the back of the head.
Türkçe çevirisi : Kurban enseye bir darbe ile öldürülmüş.
2 talihsizlik, darbe, şok * eşanlamlı : misfortune, shock, calamity, tragedy
* blow down = devirmek, yere yatırmak
İngilizce örnek : The wind blew the tree down.
Türkçe çevirisi : Rüzgâr ağacı devirdi.
* blow in = çıkagelmek
* blow off = uçurmak
İngilizce örnek : Suddenly the wind almost blew her off her feet.
Türkçe çevirisi : Birdenbire rüzgâr onun ayaklarını yerden kesti.
* blow out = üfleyerek söndürmek
İngilizce örnek : She blew out all the candles on the birthday cake.
Türkçe çevirisi : Doğum gününde bütün mumları üfleyerek söndürdü.
* blow over = geçmek, dinmek
İngilizce örnek : The storm will soon blow over.
Türkçe çevirisi : Fırtına yakında diner.
* blow up = 1 havaya uçurmak
İngilizce örnek : The engineers blew the old dam up.
Türkçe çevirisi : Mühendisler barajı havaya uçurdular.
2 (fotoğraf) büyültmek
3 kızmak, tepesi atmak
İngilizce örnek : She blew up when he said he'd forgotten the keys.
Türkçe çevirisi : Adam anahtarları unuttuğunu söyleyince kadının tepesi attı.
ilgili sözler / related words