Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 968TARZ = (tarz nedir; tarz ne demek; tarz İngilizcesi) 1. Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr: «Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı?» - M. Dranas. 2. Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi: «Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum.» - N. F. Kısakürek. 3. Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept: Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel. 4. Biçim, yol: «Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır.» - H. Çelebi.
tarz = biçim [eski terim - öz Türkçe]
tarz = tür [eski terim - öz Türkçe]
tarz = yoldam [eski terim - öz Türkçe]
tarz = mod [öz Türkçe - eski terim]
tarz = modalite [öz Türkçe - eski terim]
tarz = stil [öz Türkçe - eski terim]
tarz = biçim [Osmanlıca - Türkçe]
tarz = şekil [Osmanlıca - Türkçe]
tarz = yöntem [Osmanlıca - Türkçe]
tarz = edâ [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = gûne [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = meslek [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = minvâl [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = reviş [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = şîve [Türkçe - Osmanlıca]
tarz = sûret [Türkçe - Osmanlıca]