• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

dağıtmak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1771

ana kullanım

fiil / verb

iş dünyası

DAĞITMAK = (dağıtmak nedir; dağıtmak ne demek; dağıtmak İngilizcesi) Aile reisi beyanında; gelirlerin ya da istisnaların aile üyeleri arasında dağıtılmasıdır.

dağıtmak = feshetmek [öz Türkçe - eski terim]

DAĞITMAK = (dağıtmak nedir; dağıtmak ne demek; dağıtmak İngilizcesi) 1. Toplu durumda bulunanları birbirinden uzaklaştırmak veya ayırmak: «Düşman ordusunu çil yavrusu gibi dağıtırlardı.» -Y. K. Beyatlı. 2. (nsz) Belli bir orana göre bölüştürmek, pay etmek, tevzi etmek: «Muhacir kümeleri arasında ekmek dağıtmakla uğraşan yaşlıca bir adama seslendi.» -P. Safa. 3. Herhangi bir şeyi ayrı ayrı kimselere vermek: «Selamlar dağıtarak telaşsız ve yorgun bana doğru yürüyordu.» -R. H. Karay. 4. Bir şeyin veya bir yerin düzenini bozmak: Odayı dağıtmak. Kâğıtları dağıtmak. 5. (nsz) İletmek, ulaştırmak. 6. mec. Bir topluluğun varlığına son vermek, feshetmek: Kooperatifi dağıttılar. 7. mec. Kurulu bir düzeni bozmak. 8. mec. Etkisini, gücünü azaltmak, gidermek. 9. (nsz) mec. Ne yaptığını bilmeyecek kadar içip kendinden geçmek. 10. (nsz) argo Değişik sebeplerle kendini koyuvermek, beklenmedik davranışlarda bulunmak.

dağıtmak = târümâr etmek [Türkçe - Osmanlıca]

dağıtmak = tevzî etmek [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

adalet dağıtmak ağzını burnunu dağıtmak ağzını dağıtmak azar azar dağıtmak beynini dağıtmak bir bombardıman filosunu dağıtmak birinin öfkesini dağıtmak birinin yüzünü dağıtmak büyük miktarlarda dağıtmak çalışanlara iş dağıtmak çenesini dağıtmak çıldırarak ortalığı dağıtmak çil yavrusu gibi dağıtmak dağıtmak (çıban/şişlik) dağıtmak (görev) dağıtmak (kâğıt) dağıtmak (mal) dağıtmak (para) dağıtmak (yemekleri) dağıtmak (yoksullara para/yiyecek) davetiye vs dağıtmak dikkati dağıtmak dikkatini dağıtmak dilimlere ya da parçalara bölüp dağıtmak efkâr dağıtmak el ile dağıtmak eşit dağıtmak eşit olarak bölüp dağıtmak eşit olarak dağıtmak etrafa dağıtmak geliri dağıtmak görev dağıtmak grevi dağıtmak halkını dağıtmak havalandırmak suretiyle grizuyu dağıtmak hissedarlara temettü dağıtmak hisseleri dağıtmak içki dağıtmak idare ile ya da cimrice dağıtmak kâğıt dağıtmak kâğıtları yanlış dağıtmak kalabalığı dağıtmak karne ile dağıtmak kaşıkla dağıtmak kepçe ile dağıtmak kesip dağıtmak konuyu dağıtmak korkutarak dağıtmak kucak kucak dağıtmak meclisi dağıtmak merkezden birkaç yere yetki dağıtmak merkezden yetki dağıtmak mirası eşit dağıtmak için mülklerin bölünmesi orduyu dağıtmak öfkeyi dağıtmak ölçerek dağıtmak ölçüyle dağıtmak parçalara ayırıp dağıtmak piyangoda dağıtmak posta dağıtmak için uçuş postayı dağıtmak rasgele dağıtmak rastgele dağıtmak riski dağıtmak rol dağıtmak saçıp dağıtmak sadaka dağıtmak sadaka- para vs dağıtmak savunmayı dağıtmak sis bulutlarını dağıtmak soğuk havayı dağıtmak soğukluğu dağıtmak taksim edip dağıtmak temettü dağıtmak tohum dağıtmak usenet ağ haberleri mesajlarını dağıtmak ürün demetini dağıtmak vesika ile dağıtmak yanlış dağıtmak yanlış dağıtmak (kartları) yanlış rol dağıtmak yatırımı çeşitli kaynaklara dağıtmak yemek dağıtmak yeniden dağıtmak yerel merkezler arasında dağıtmak yükleri dağıtmak yüzünü dağıtmak

1: 0 ms