• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

keyif

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1153

iş dünyası

konuşma dili

KEYİF = (keyif nedir; keyif ne demek; keyif İngilizcesi) 1. Vücut esenliği, sağlık: Keyfiniz nasıl? = 2. Canlılık, tasasızlık, iç rahatlığı: «Bu keyif ne kadar sürerdi? Tahminime göre beş on dakikadan fazla sürmezdi.» - = Y. K. Karaosmanoğlu. 3. Rahat, huzur, afiyet. 4. İstek, heves, zevk: «Ağır ağır keyifle başladım kahvemi çekmeye.» - = S. F. Abasıyanık. 5. Alkollü içki ve başka uyuşturucu maddeler kullanıldığında insanda görülen durum. 6. Yolsuz ve kural dışı istek: «Niye bir memurun keyfine boyun eğiyorsunuz?» - = N. Cumalı. 7. argo = Esrar.

KEYİF = (keyif nedir; keyif ne demek; keyif İngilizcesi) Bireyin, koşullar elverişsiz de olsa kendini sağlık, güç ve rahatlık açılarından doyurucu ve kıvançlı bir durumda sayması.

keyif = sevini [eski terim - öz Türkçe]

keyif = tat [eski terim - öz Türkçe]

keyif = keyf [Türkçe - Osmanlıca]

1: 6 ms