• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

yalın

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 4523

isim / noun

sıfat / adjective – grammar

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) 1. bk. yalaz (I). 2. bk. yalım (VI)-2.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) 1. Erkek domuz. 2. bk.yalım (I).

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) a. hlk. Alev.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Alev.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Ateş, sıcaklık.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Çalgı veya düzeneğin doğal ve yalın tonunu alabilmek için tüm fasılaların tonu etkilemeyecek biçimde eşit ve tam orta seviyede konumlandırılması.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Çıplak, üryan, açık, kapsız, örtüsüz.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Çıplak.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Dik yer, bayır, yokuş.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) İnce.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Parlak.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) sf. 1. Gösterişsiz, süssüz, sade (söz, yazı). 2. hlk. Çıplak, kınından çıkmış: «Dışarıdan içeriye ellerinde yalın kasaturalarla polisler daldı.» -E. E. Talu.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Tek kat, hafif, ince.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Yalçın, sarp.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Yazın esen sıcak yel.

YALIN = (yalın nedir; yalın ne demek; yalın İngilizcesi) Zayıf yüzlü.

yalın = basit [öz Türkçe - eski terim]

yalın = nominativ [öz Türkçe - eski terim]

yalın = sade [öz Türkçe - eski terim]

yalın = simple [öz Türkçe - eski terim]

yalın = sâde [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms