İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 6026 STEEP = [sti: p] adjective
1 dik, yalçın * eşanlamlı : sheer
İngilizce örnek : The hill is steep.
Türkçe çevirisi : Yokuş (tepe) diktir.
İngilizce örnek : I know the slope to be very steep.
Türkçe çevirisi : Bayırın çok dik olduğunu biliyorum.
İngilizce örnek : Goats like to climb steep cliffs.
Türkçe çevirisi : Keçiler yalçın uçurumlara tırmanmayı sever.
2 kon. aşırı, yüksek * eşanlamlı : extreme, excessive
¤ verb
1 suya batırmak, ıslatmak * eşanlamlı : soak, drench, submerge, immerse, saturate, impregnate * karşıtanlamlı : dry