Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6445SEFİL = (sefil nedir; sefil ne demek; sefil İngilizcesi) 1. Sefalet çeken, yoksul: «Bu, korkunç bir çocukluğun, sefil, bahtsız bir çocukluğun devamıdır.» - S. F. Abasıyanık. 2. Alçak: «Süfli gayeler, kütleleri ya oldukları yere mıhlayan ve bir arpa boyu ileri götürmeyen sefil isteklerdir.» - S. Ayverdi. 3. zf. Yoksul veya alçak bir biçimde: «Ayaklarındaki postalların yarısı yok bir hâlde mart havasının sert soğuğunda âciz ve sefil titriyordu.» - H. E. Adıvar.
sefil = aşağılık [eski terim - öz Türkçe]
sefil = yoksul [eski terim - öz Türkçe]
sefil = aşağılık [Osmanlıca - Türkçe]
sefil = yoksul [Osmanlıca - Türkçe]
sefil = müflis [Türkçe - Osmanlıca]