Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1155boşluk = antrum [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = cavum [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = gap [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = kavern [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = kavite [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = kavum [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = lakün [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = lümen [öz Türkçe - eski terim]
boşluk = sinüs [öz Türkçe - eski terim]
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) (sinema, televizyon) İçinde molekül ya da atom bulunmayan uzay; uygulamada, içindeki hava ya da gazı tümüyle boşaltılmış, son kertede alçak basınç bulunan uzay. (Bir radyo ışıtacında, eksiucun yaydığı elektronların, havanın ya da gazın atomlarıyla çarpışarak engellenmemesi için, bu ışıtaçta böyle bir boşluk yaratılması gerekir).
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) 1. genel uygulayım: Herhangi bir emici ile havası boşaltılmış yer, ortam vb. 2. fizik, kimya: İçinde hiçbir öğecik, özdecik vb. bulunmayan, bir gazın basıncı düşürüldükçe sonunda varılacak durum.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) 1. Oyuk, çukur, kapanmamış yer. 2. Boş olan yer: «Utanmadan bıraktığı sakalında güve yeniği gibi boşluklar vardı.» -İ. O. Anar. 3. Kesinti, kopukluk. 4. Boş geçen süre: Bu boşluktan sıkılıyorum. 5. Eksiklik, yoksunluk duygusu: «Bağlama telleri, tef zilleri ses verdikçe duvarlarda moda dergilerinin boşlukta kalan orta sayfalan süs fenerleri gibi bir o yana, bir bu yana döndü.» -L. Tekin. 6. mec. Boş olma durumu: «O günden bugüne olanları hatırladıkça insan ister istemez bu türlü çabaların hiçliğini, boşluğunu düşünmek zorunda kalıyor.» -R. H. Karay.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) Bir oylumun havasının tümden alınmış olması durumu.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) Birbirine geçen parçaların ya da dişlilerin uymaması durumunda, arada oluşan açıklık.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) bk. boş damga.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) Boşanmış olma.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) Herhangi bir veri dizisinde, bellek ya da bilinçte görülen eksiklik.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) İçinde molekül, atom ve başka temel parçacıkların bulunmadığı varsayılan uzay parçası.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) Özdekten arınmış kapalı oylum.
BOŞLUK = (boşluk nedir; boşluk ne demek; boşluk İngilizcesi) TV. Tarayıcı demetin satır başı ya da resim başı yapması sırasında, istenmeyen imlerin ortaya çıkmasını önlemek ve eşleme imleri gibi belirli biçimdeki imleri göndermek için resim bilgisine verilen ara.
boşluk = butlân [Türkçe - Osmanlıca]
boşluk = cevf [Türkçe - Osmanlıca]
boşluk = cevv [Türkçe - Osmanlıca]
boşluk = sahn [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words