• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

konak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 2992

inşaat

politika / politics

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) 1. Bir parazitin veya enfeksiyöz etkenin hayatının tümünü veya bir kısmını içerisinde veya üzerinde geçirdiği, besin ihtiyacını veya korunmasını sağladığı hücre veya organizma. 2. Enfekte olmuş canlı.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) 1. Konuk, misafir. 2. Yolculukta geceyi geçirmek üzere yapılan yer, han.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) 1. Saçtaki kepek. 2. Küçük bebeklerin başlarındaki kepek tabakası. 3. Cilt üzerinde kalan çıban ya da çiçek hastalığı izi. 4. Yaraların sert kabuğu. 5. Koyunların tüyleri arasındaki kir ve yün topakları. 6. Afyon alınırken, sütü içine karışan kozalak kabuğu. 7. Darı içinde bulunan kepek ve kabuk.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) a. 1. Büyük ve gösterişli ev: «Konaktan tekrar mektebe döndükten sonra uzun zaman boynu bükük dolaştım.» -E. İ. Benice. 2. Vali, kaymakam gibi yüksek dereceli devlet görevlilerinin resmî konutu. 3. hayvanbilim Konakçı. 4. esk. Araba veya hayvanla bir günde alınan yol: Buradan orası beş konaktır. 5. esk. Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) a. hlk. 1. Kundak çocuklarının başlarında görülen kepek tabakası. 2. Gözde oluşan ince tabaka.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Bir asalağın hayatının tümünü ya da bir kısmını içinde ya da üzerinde geçirdiği, besin ihtiyacını ve korunmasını sağladığı organizma.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Bir asılağın hayatının tümünü ya da bir kısmını içinde ya da üzerinde, geçirdiği ve besin ve korunmasını sağladığı organizma.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Bir günlük yol aldıktan sonra varılan köy, bucak, kent.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Bir parazitin hayatının tümünü veya bir kısmını içerisinde veya üzerinde geçirdiği, besin ihtiyacını veya korunmasını sağladığı organizma, konakçı.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) bk. konakçı.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) İki katlı köy evi.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Konuk.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Ölmüş bit kabuğu.

KONAK = (konak nedir; konak ne demek; konak İngilizcesi) Yeni doğmuş buzağının pisliği.

konak = host [öz Türkçe - eski terim]

konak = menzil [Türkçe - Osmanlıca]

konak = merhale [Türkçe - Osmanlıca]

konak = ribat [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms