hall
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1218ana kullanım
iş / business
HALL = [ho: l] noun
1 salon * eşanlamlı : chamber, auditorium
İngilizce örnek : The hall was used for dancing.
Türkçe çevirisi : Salon dans için kullanıldı.
İngilizce örnek : A new dance hall is being opened there soon.
Türkçe çevirisi : Orada yakında yeni bir dans salonu açılıyor.
İngilizce örnek : The speaker glanced quickly around the hall.
Türkçe çevirisi : Konuşmacı çabucak salona bakındı.
2 koridor, hol, giriş * eşanlamlı : passage, corridor, hallway
İngilizce örnek : We left our coats in the hall.
Türkçe çevirisi : Ceketlerimizi girişte bıraktık.
