bait
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 13282ana kullanım 1
ana kullanım 2
BAIT = [beyt] noun
yem * eşanlamlı : lure, decoy, enticement
İngilizce örnek : The bait attracted only a small number of crabs.
Türkçe çevirisi : Yem sadece az sayıda yengeç çekti.
¤ verb
1 (oltaya/tuzağa) yem koymak * eşanlamlı : lure, entrap, entice, seduce * karşıtanlamlı : repel
İngilizce örnek : He baited the trap in hope of snaring something for dinner.
Türkçe çevirisi : Akşam yemeği için bir şey yakalama umuduyla kapana yem koydu.
2 kasten kızdırmak * eşanlamlı : badger, tease, torment, harass, worry, pester
ilgili sözler / related words
click bait
fillet bait
fish or cut bait
fishing bait
fork tail bait
live bait
natural bait
poison bait
processed natural bait
put down bait
rise to the bait
seize the bait
snatch at the bait
spinner bait
spoon bait
strike the bait
swallow the bait
take the bait
white bait
you must either fish or cut bait
