Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 16679BENT = (bent nedir; bent ne demek; bent İngilizcesi) 1. Bağ, rabıt. 2. Kitaplarda kendi içinde bütünlük oluşturan bölüm. 3. Su biriktirmek için akan suyun önüne yapılan set, büğet: «Bentler, hakikaten Osmanlı medeniyeti eserlerinden örnek verecek heybetli tesislerden imiş.» - Rasim. 4. Gazete yazısı. 5. ed. Bir şiirdeki dörtlüklerin her biri, bağlam. 6. huk. Kanun maddesi.
BENT = (bent nedir; bent ne demek; bent İngilizcesi) bk. bağlam.
BENT = (bent nedir; bent ne demek; bent İngilizcesi) bk. büvet.
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 3915 BENT 1 = [bent] bkz. bend; adjective
1 eğik, iki büklüm * eşanlamlı : curved, crooked, twisted, bowed * karşıtanlamlı : straight
İngilizce örnek : He was bent forward over his desk.
Türkçe çevirisi : Masasının üzerine doğru iki büklüm eğildi.
2 üçkâğıtçı, namussuz
3 aklına koymuş, kararlı * eşanlamlı : determined, set, decided, firm
BENT 2 = [bent] noun
1 eğilim * eşanlamlı : inclination, tendency, leaning
2 yetenek * eşanlamlı : talent, aptitude, faculty
İngilizce örnek : She has a bent for maths.
Türkçe çevirisi : Matematiğe karşı yeteneği var.
ilgili sözler / related words