• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

yetenek

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1027

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) 1. Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, kabiliyet, istidat: «Her bir dönemin incelenmesi, sonuçlarının değerlendiril-mesi ulusal yeteneklerimizi, eksiklerimizi anlamak bakımından uyarıcıdır.» -M. And. 2. Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç, kapasite. 3. eğt. Kişinin kalıtıma dayanan ve öğrenmesini çerçeveleyen sınır. 4. eğt. Dışarıdan gelen etkiyi alabilme gücü.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) 1. Herhangi bir şeyi öğrenmek, bir işi yapmak ve tamamlamak ya da bir duruma başarıyla uymak konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç. 2. Kişinin kalıtımsal olarak öğrenmesini çerçeveleyen sınır. 3. Dışarıdan gelen bir etkiyi alabilme gücü.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) Doğal süresinde alınmış üründen sonra, yeniden biten tahıl, ot, meyve vb.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) ehliyyet.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) Öğrenilmeden kazanılan ve kişinin ansal yeterlik ya da edim ve eylem konularında iş başarma gücü.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) Öğrenme olmaksızın kişinin anlık ve devim alanlarındaki doğal iş başarma gücü.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) Tutum.

YETENEK = (yetenek nedir; yetenek ne demek; yetenek İngilizcesi) Yeni yetme, taze.

yetenek = cevher [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = dirayet [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = hüner [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = iktidar [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = istidat [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = kabiliyet [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = kapasite [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = marifet [öz Türkçe - eski terim]

yetenek = istîdâd [Türkçe - Osmanlıca]

yetenek = kâbiliyet [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms