Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 498KOKU = (koku nedir; koku ne demek; koku İngilizcesi) 1. Nesnelerden yayılan küçücük zerrelerin burun zarı üzerindeki özel sinirlerde uyandırdığı duygu: «Çöp kokusuyla beraber mutsuzluğu da artıyordu günbegün.» -E. Şafak. 2. Güzel kokmak için sürülen esans: Koku sürünmek. 3. mec. Belirti, işaret: Ortalıkta bir savaş kokusu var.
KOKU = (koku nedir; koku ne demek; koku İngilizcesi) Maddelerin duyularla algılanabilen uçucu kısımları.
koku = esans [öz Türkçe - eski terim]
koku = odor [öz Türkçe - eski terim]
koku = olfaktor [öz Türkçe - eski terim]
koku = rayiha [öz Türkçe - eski terim]
koku = bû [Türkçe - Osmanlıca]
koku = bûy [Türkçe - Osmanlıca]
koku = ıtr [Türkçe - Osmanlıca]
koku = nükhet [Türkçe - Osmanlıca]
koku = râyiha [Türkçe - Osmanlıca]
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 69115