suspect
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 4778ana kullanım 1
ana kullanım 2
SUSPECT 1 = [sı'spekt] verb
şüphelenmek, kuşkulanmak, zannetmek * eşanlamlı : doubt, mistrust, disbelieve * karşıtanlamlı : believe, trust
İngilizce örnek : I suspect him of being a thief.
Türkçe çevirisi : Onun hırsız olduğundan kuşkulanıyorum.
İngilizce örnek : It was the boy who stole the money, but the girl was suspected at first.
Türkçe çevirisi : Parayı çalan oğlandı, ama önceden kızdan kuşku duyulmuştu.
İngilizce örnek : Nearly everyone suspected Peter of stealing the money.
Türkçe çevirisi : Hemen herkes Peter’in parayı çaldığından kuşkulandı.
İngilizce örnek : The police suspected he was guilty but they had no proof.
Türkçe çevirisi : Polis onun suçlu olduğundan kuşkulanıyordu ama ellerinde kanıt yoktu.
İngilizce örnek : Was the man suspected of being a spy?
Türkçe çevirisi : Adamın casus olduğundan mı kuşkulanıldı?
SUSPECT 2 = ['saspekt] noun
sanık
İngilizce örnek : The suspect confessed his crime at the court.
Türkçe çevirisi : Sanık mahkemede suçunu itiraf etti.
İngilizce örnek : The suspect finally admitted that he was guilty.
Türkçe çevirisi : Sanık sonunda suçlu olduğunu itiraf etti.
İngilizce örnek : The suspect was accused of murder.
Türkçe çevirisi : Sanık, cinayetle suçlandı.
¤ adjective
şüpheli, su götürür * eşanlamlı : suspicious, questionable, doubtful, dubious
