• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

sophisticated

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 5370

SOPHISTICATED = [sı'fistikeytid] adjective
1 görmüş geçirmiş, kültürlü, sofistike
İngilizce örnek : I don't think I have music CDs that would suit your sophisticated tastes.
Türkçe çevirisi : Senin sofistike müzik zevkine uygun CDlerimin olduğunu sanmıyorum.
2 karmaşık, gelişmiş, ileri teknoloji ürünü * karşıtanlamlı : unsophisticated
İngilizce örnek : They have sophisticated weapons.
Türkçe çevirisi : Onların ileri teknoloji ürünü silahları var.
3 bilinçli
İngilizce örnek : I don’t believe that Turkish voters are sophisticated.
Türkçe çevirisi : Türk seçmenlerin bilinçli olduğuna inanmıyorum.

1: 0 ms