Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 19253KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik.
KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) Doğrudan doğruya para almadığı ve gerçekte borçlu olmadığı halde, borcun ödenmesi için borçlu adına alacaklısına karşı yükümlenme.
KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) Kefillik, birine kefil olma.
KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik: «O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış.» - = Ş. Hisar.
KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) Birinin borcunu ödeyeceğine ilişkin olarak üçüncü bir kişinin alacaklıya güvence vermesi.
KEFALET = (kefalet nedir; kefalet ne demek; kefalet İngilizcesi) boyun olma, boyunluluk. ~ akdi: boyun olma,boyunluluk sözleşmesi.
kefalet = yükümlenme [eski terim - öz Türkçe]
kefalet = yükümleme [eski terim - öz Türkçe]