doğrultu
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1642ad / noun
doğrultu = hiza [öz Türkçe - eski terim]
doğrultu = istikamet [öz Türkçe - eski terim]
DOĞRULTU = (doğrultu nedir; doğrultu ne demek; doğrultu İngilizcesi) 1. Yön, istikamet: «Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda ... devletin gözetim ve denetimi altında yapılır.» -Anayasa. 2. Tutulan, izlenen yol. 3. mat. Paralel olmayan iki sonsuz doğruyu birbirinden ayırt ettiren durum: Düz gittiği veya geldiği düşünülen bir okun uzayda kalan izi, okun doğrultusunu gösterir. 4. mat. Belli bir sonsuz doğrunun belirttiği tek yol, istikamet.
DOĞRULTU = (doğrultu nedir; doğrultu ne demek; doğrultu İngilizcesi) Alanda yapılan bir örneklemede, belli bir başlangıç noktasından yola çıkarak konut birimleri arasından örnek almak üzere izlenen yön.
DOĞRULTU = (doğrultu nedir; doğrultu ne demek; doğrultu İngilizcesi) Koşut olmayan iki sonsuz doğruyu birbirinden ayıran yönelim özelliği; belli bir sonsuz doğrunun gösterdiği tek yol.
DOĞRULTU = (doğrultu nedir; doğrultu ne demek; doğrultu İngilizcesi) Vuruşma duruşunda ya da bir çelgi çatmasında, savut uçlarının gösterdiği yukarı-dışarı, yukarı-içeri, aşağı-dışarı, aşağı-içeri diye adlandırılan dört yönden her biri.
ilgili sözler / related words
