Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 4866basma = istila [öz Türkçe - eski terim]
basma = matbu [öz Türkçe - eski terim]
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) 1. Basmak işi: «Eşyanın üstüne çıkıp basmaya, üstünde zıplamaya başladık.» -A. Kutlu. 2. Gazete, dergi, kitap vb. bası ile hazırlanmış yazılı şeyler, matbua. 3. İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun. 4. Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş: «O güne kadar bir okka üzüm, bir arşın basma almamış idim.» -M. Ş. Esendal. 5. sf. Bu kumaştan yapılan: «Üzerine basma bir elbise ile örme bir ceket giymişti.» -P. Safa. 6. jeol. Yerin alçalmasıyla bu yeri örten deniz sularının yükselmesi, çekilme karşıtı. 7. sf. Basılmış, matbu. 8. hlk. Gübre, tezek.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Anjin.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Gübre, tezek.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Hayvan gübresinin kalıpta kesilmiş, kurutulmuş biçimi.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Helva yoğrulan kazan.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Sapı döğen altına yayma.
BASMA = (basma nedir; basma ne demek; basma İngilizcesi) Sapı yaprak gibi genişçe olduğu için demet yapılamayan pastal halinde satılan bir cins tütün yaprağı ve tohumu.
ilgili sözler / related words