• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

alone

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 595

ALONE = [ı'loun] adjective adverb
tek başına, yalnız * eşanlamlı : solo, solely * karşıtanlamlı : together, accompanied
İngilizce örnek : He sat alone all afternoon.
Türkçe çevirisi : Bütün öğleden sonra tek başına oturdu.
İngilizce örnek : I feel unsafe when I am alone at night.
Türkçe çevirisi : Geceleyin evde yalnız olunca kendimi emniyetsiz hissediyorum.
İngilizce örnek : I want to be alone.
Türkçe çevirisi : Yalnız kalmak istiyorum.
* let/leave sb/sth alone = kendi haline bırakmak, ilişmemek
İngilizce örnek : Leave me alone.
Türkçe çevirisi : Beni yalnız bırak.
İngilizce örnek : He doesn't let his daughter go out alone after dark.
Türkçe çevirisi : Hava karardıktan sonra kızının dışarı çıkmasına izin vermiyor.
İngilizce örnek : My husband is in a terrible mood, I don't want to leave him alone.
Türkçe çevirisi : Kocamın psikolojisi berbat, onu yalnız bırakmak istemiyorum.

ilgili sözler / related words

1: 1 ms