Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5160eşsiz = ekstra [öz Türkçe - eski terim]
eşsiz = harikulade [öz Türkçe - eski terim]
eşsiz = yegâne [öz Türkçe - eski terim]
eşsiz = yekta [öz Türkçe - eski terim]
EŞSİZ = (eşsiz nedir; eşsiz ne demek; eşsiz İngilizcesi) 1. Eşi benzeri olmayan veya eşi benzeri görülmemiş olan: «Senin için, köyden fışkıran eşsiz bir zekâ diyorlar.» -N. F. Kısakürek. 2. Eş bulamamış, eşinden ayrılmış veya yanında eşi olmayan.
EŞSİZ = (eşsiz nedir; eşsiz ne demek; eşsiz İngilizcesi) Bekâr.
eşsiz = bedî [Türkçe - Osmanlıca]
eşsiz = bîbedel [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words