cemiyet
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 3306ana kullanım
CEMİYET = (cemiyet nedir; cemiyet ne demek; cemiyet İngilizcesi) Gelirleri kurumlar vergisine tabi olabilen tüzel kişilerdir.
cemiyet = dernek [eski terim - öz Türkçe]
cemiyet = kurum [eski terim - öz Türkçe]
cemiyet = topluluk [eski terim - öz Türkçe]
cemiyet = toplum [eski terim - öz Türkçe]
CEMİYET = (cemiyet nedir; cemiyet ne demek; cemiyet İngilizcesi) 1. Dernek: «Gazi'nin reisliği altında bir Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti var.» - E. İ. Benice. 2. esk. Düğün: «Bohçacı hanım, cemiyetin nerede olacağını öğrenip yarın haber getirmeyi vadetmişti.» - S. M. Alus. 3. esk. Bir olayı veya kişiyi kutlamak amacıyla bir araya gelen topluluk: «Bir hafta olmazdı ki bir mektebe başlama, bir sünnet, bir düğün, bir lohusa cemiyeti görmeyelim.» - Ö. Seyfettin. 4. esk. Yüksek sosyete. 5. ed. Birbirine uygun veya zıt anlamlı kelimeleri tenasüp, tezat sanatları yoluyla bir araya getirme. 6. (toplumbilim) Toplum: «Sanatkârın, asıl cemiyete nüfuz eden büyük bir muallim olduğunu bilmemiz lazımdır.» - H. Çelebi.
cemiyet = topluluk [Osmanlıca - Türkçe]
cemiyet = toplum [Osmanlıca - Türkçe]
cemiyet = cem'iyyet [Türkçe - Osmanlıca]
