İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1109 BLUE = [blu: ] adjective
1 mavi
İngilizce örnek : On a good day, the sky is usually blue.
Türkçe çevirisi : Güzel bir günde gökyüzü genellikle mavi olur.
İngilizce örnek : She has blue eyes.
Türkçe çevirisi : Onun mavi gözleri var.
2 kon. üzgün, hüzünlü * eşanlamlı : sad, unhappy, melancholy, gloomy * karşıtanlamlı : happy, cheerful
İngilizce örnek : She felt blue after her divorce.
Türkçe çevirisi : Boşandıktan sonra üzüldü.
3 morarmış
¤ noun
1 mavi renk * eşanlamlı : turquoise, azure
2 çivit
¤ verb
1 maviye boyamak
2 çivitlemek
* blue blood = doğuştan soyluluk
* blue film = seks filmi
* blue jacket = denizci, bahriyeli
* once in a blue moon = kon. kırk yılda bir
BLUE nasıl okunur, okunuşu /blu:/ sıfat
ilgili sözler / related words