• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

bilen

Türkçe - İngilizce

sıfat / adjective

bilen = aşina [öz Türkçe - eski terim]

bilen = vâkıf [öz Türkçe - eski terim]

bilen = ârif [Türkçe - Osmanlıca]

bilen = âşina [Türkçe - Osmanlıca]

bilen = dân [Türkçe - Osmanlıca]

bilen = dânende [Türkçe - Osmanlıca]

bilen = şinâs [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

-i çok iyi bilen ağzının tadını bilen ağzının tadını bilen kimse armoni bilen bilen kazanıyor programı (radyoda) bir bilen bir daktilo bilen aranıyor bir şeyi çok iyi bilen adam birçok dil bilen birçok dil bilen adam birçok dil bilen kimse bunu bilen birinden duyuyorsunuz burada ingilizce bilen kimse var mı? burada ingilizce bilen var mı cpr'yi (yeniden canlandırmayı) bilen var mı çalıştığı yerin gizli bilgilerini bilen kimse çince bilen tur rehberi çok bilen çok yanılır çok dil bilen çok dil bilen kimse çok iyi bilen çok şey bilen değer bilen değerini bilen dersini çok iyi bilen dersini iyi bilen en son haberleri bilen ezbere bilen gelecek olayları doğru bilen geleneksel hint yazını, hint dini ve klasik hint müziğini iyi bilen kimse görevini bilen güncel gelişmeleri bilen haddini bilen her şey I bilen her şeye uymasını bilen her şeyi bilen her şeyi bilen hiçbir şey bilmez hesabını bilen iç yüzünü bilen kimse iki dil bilen ingilizce bilen var mı ingilizce bilen yardımcı iş bilen kimse işi bilen işi bilen kimse işin iç yüzünü bilen kimse işin içyüzünü bilen kişi işini bilen işini bilen genç işini bilen kimse işini iyi bilen iyi bilen kendini bilen kendinin ne olduğunu bilen ne yaptığını bilen ne yaptığını bilen bir el nerede ingilizce bilen bir dişçi var nerede ingilizce bilen bir doktor var okuma yazma bilen olacakları önceden bilen önceden bilen pek çok dil bilen rolünü çok iyi bilen rolünü ezbere çok iyi bilen rolünü iyi bilen seçmesini bilen sokakta yaşamasını bilen sonucu bilen steno bilen test sonucunu bilen üç dil bilen yabancı diller üzerine çalışan ve bu dilleri iyi bilen kimse yakından bilen yarım yamalak bilen kimse

1: 0 ms