Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6404çapraz = cross [öz Türkçe - eski terim]
çapraz = decussation [öz Türkçe - eski terim]
çapraz = kros [öz Türkçe - eski terim]
çapraz = kruvaze [öz Türkçe - eski terim]
ÇAPRAZ
A) sıfat
1. Eğri: Bu tahta çok çapraz.
2. Eğik olarak birbiriyle kesişen.
3. İki taraflı, karşılıklı: Çapraz ateş.
4. Ortalığı karıştıran (kimse).
5. Şaşı.
6. İnatçı.
B) zarf
1. Eğik bir biçimde: «Boynuna çapraz astığı tüfeğini yokladı.» - S. Kocagöz.
C) isim
1. a. Karşı tarafın yanı: «Oturuşunu değiştirdi, çaprazındaki masayı değil de hemen sağındakini görecek şekilde yan döndü.» - E. Şafak.
2. Testerenin çalışırken sıkışmasını önlemek için dişlerin sağa ve sola birer atlayarak eğilmesi.
3. Güreşte rakibin koltuk altından kol geçirip sarma oyunu.
4. Karşı güreşçiyi ayaktayken kolları ile kavrayıp onu gerisin geri sürerken çelme takıp sırt üstü yere düşürme.
5. İki doğruyu kesen üçüncü bir doğru.
6. Kadifeden veya çuhadan yapılmış, sırmayla işlenmiş ceket.
7. Ön sağ, arka sol veya ön sol ve arka sağ ayağı beyaz veya alacalı olan at.
8. Sulu sepken yağan kar.
9. Bir çeşit dokuma motifi.
10. Buğday ve arpa karışımı.
11. Bir tür olta iğnesi.
12. Kopça, düğme.
13. Engel.
ilgili sözler / related words