Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5279çanak = fundus [öz Türkçe - eski terim]
çanak = kaliks [öz Türkçe - eski terim]
çanak = kase [öz Türkçe - eski terim]
çanak = pelvis [öz Türkçe - eski terim]
çanak = tas [öz Türkçe - eski terim]
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) 1. Dağ tepeleri üzerindeki oyuklar, çukurlar. 2. Güneşte sertleşmiş ıslak toprak.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) 1. Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap: «Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı.» -B. Felek. 2. Göz çukuru: «Kanlı çanaklarından fırlayan iri parlak gözleri, pek korkunç bakıyordu.» -Ö. Seyfettin. 3. bitkibilim Çiçeğin en dışında bulunan yeşil yaprakların tümü. 4. coğ. Çevresine göre alçakta bulunan, derinliği genişliğinden az olan arazi. 5. sf. mec. Göstermelik, yalan yanlış, önceden belirlenmiş sonucu almaya yönelik: «O sayfaları hazırlayanlar karşımızdaki cephenin dolduruşuyla bir çanak anket düzenlediler.» -R. Erduran.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) 1. Üç okkalık bir çeşit tahıl ölçeği. 2. Fincan. 3. Ağaçtan ve madenden yapılmış kap.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) Lambanın altına yerleştirilen, kupa biçimindeki yayıcı, kırıcı ya da yansıtıcı.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) Minare şerefesi.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) Sıvıları buharlaştırmak için kullanılan, genellikle porselenden yapılmış kap.
ÇANAK = (çanak nedir; çanak ne demek; çanak İngilizcesi) Tabak.
çanak = kâse [Türkçe - Osmanlıca]
çanak = ke's [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words