soytarı
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1335ana kullanım
SOYTARI = (soytarı nedir; soytarı ne demek; soytarı İngilizcesi) 1. Söz ve davranışlarıyla halkı güldürüp eğlendiren kimse, maskara: «Çirkin bir oyun bu. Soytarıların zaferinden tehlikeli sonuçlar çıkarıyorsunuz.» - T. Oflazoğlu. 2. mec. Hileci, yaltak kimse, kaşmer.
SOYTARI = (soytarı nedir; soytarı ne demek; soytarı İngilizcesi) Bir oyunda, revüde ya da sirkte gülünç hareketler, sözler ve becerilerle seyredenleri eğlendiren sanatçı.
SOYTARI = (soytarı nedir; soytarı ne demek; soytarı İngilizcesi) Bir oyunda, skeçte ya da sirkte gülünç hareketler ve sözlerle çevresindekileri güldüren oyuncu.
SOYTARI = (soytarı nedir; soytarı ne demek; soytarı İngilizcesi) Davul, zurna vb. çalgı çalan kimse.
SOYTARI = (soytarı nedir; soytarı ne demek; soytarı İngilizcesi) Dere boyunda hayvanların su içeceği ve karşıya geçeceği yer.
soytarı = kaşmer [öz Türkçe - eski terim]
soytarı = maskara [öz Türkçe - eski terim]
soytarı = palyaço [öz Türkçe - eski terim]
soytarı = mashara [Türkçe - Osmanlıca]
