İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 2504 SMILE = [smayl] verb
gülümsemek * eşanlamlı : beam, grin, smirk * karşıtanlamlı : frown
İngilizce örnek : He smiled at me in a friendly way.
Türkçe çevirisi : Bana dostça gülümsedi.
¤ noun
gülümseme * eşanlamlı : beam, grin
İngilizce örnek : She greeted us with a smile.
Türkçe çevirisi : Bizi bir gülümseme ile karşıladı.
İngilizce örnek : There was a smile on her face.
Türkçe çevirisi : Yüzünde bir gülümseme vardı.