bağa
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 10583ana kullanım
BAĞA
1. hayvanbilim
a) Kaplumbağa.
b) Deniz kaplumbağasının kabuğu.
b) Kaplumbağa kabuğu.
c) Suda yaşayan, boğaza kaçtığı zaman vücutta yaşadığına da inanılan küçük hayvancık.
d) Birkaç günlük kurbağa yavrusu.
e) Bazı hayvanlarda, sırtı tüm olarak ya da kısmen örten kitin ya da keratin safihalardan yapılmış bir örtü; karapaks.
2. hekimlik
a) Ur.
b) Boğazda deri altında olan şiş, guatr.
c) Vücudun herhangi bir yerinde olan şiş, ur.
d) Hayvanların ayağının altında, zorlamadan ileri gelen şiş, ur.
e) Birinci veya ikinci parmak ekleminin veya bu eklemeleri oluşturan kemiklerin travma ve osteokondrozis nedeniyle çift taraflı dejenerasyonu.
2. bitkibilim
a) Yaprağından sarma yapılan ve su kenarlarında biten bir ot.
b) Bağ kütüğünün üzerindeki pütürler.
3.
Bedel, paha.
4.
Su künklerinde oluşarak tıkanmaya yol açan yosun topağı.
5.
Kağnılarda iği tahtalara tutturan ortası delik ağaç.
6. sıfat
Kaplumbağa kabuğundan yapılmış veya bu kabuğu andırır biçimde olan.
ilgili sözler / related words
