• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

açığa

Türkçe - İngilizce

belirteç / adverb

ilgili sözler / related words

açığa alınan görevliye verilen maaş açığa alınma açığa alınmak açığa alma açığa almak açığa atık boşaltma açığa atılan imza açığa çıkan açığa çıkan isı değeri açığa çıkan toplam isı açığa çıkaran açığa çıkaran (duygu, görüş vb) açığa çıkarıcı faktörler açığa çıkarılan bir tuz damlası açığa çıkarılan tuzun bulunduğu cam açığa çıkarılmak açığa çıkarma açığa çıkarma terapisi açığa çıkarmak açığa çıkarmanın gelişimi açığa çıkartmak açığa çıkış açığa çıkma açığa çıkmak açığa çıkmış açığa çıkmış durum açığa çıkmış kayaç açığa çöp dökme açığa dayalı harcama açığa dayanan harcama açığa harcama açığa imza açığa imzanın kötüye kullanılması açığa kavuşturma açığa kavuşturmak açığa kavuşturulmak açığa rota vermek açığa satış açığa satış işlemi açığa satış işlemleri açığa satış yapan açığa satış yapmak açığa vermek açığa vuran açığa vurma açığa vurmak açığa vurmak (asıl karakterini) açığa vurmak (sırrı) açığa vurmama açığa vurmamak açığa vurmaya mecbur etmek açığa vurulmak açığa vurulmamış açığa vurulmuş açıktan açığa açıktan açığa almak açıktan açığa düşman açıktan açığa hareket etmek açıktan açığa karalamak açıktan açığa konuşmak açıktan açığa mücadele açıktan açığa müdafaa açıtkan açığa konuşmak asıl travmayı açığa çıkarma asit açığa çıkaran bilginin açığa vurulması bilginin istemsizce açığa çıkması bir sırrı açığa çıkarmak bir sırrı açığa vurmak bir şeyi açığa çıkarmak boşboğazlık edip açığa vurmak (bir sırrı) botulinum toksin tip a enjeksiyonu sonrası açığa çıkan myasthenia gravis olgusu büyük bir gayretle açığa çıkarmak cinsel kimliğini açığa vurma çömelikten açığa geçiş dinini açığa vurma özgürlüğü duyguları açığa vurmak duygularını açığa vuran duygularını açığa vurmak elektron açığa çıkışı eriterek açığa çıkarma deneyi gerçeği açığa vuran gerçek niyetini açığa vurmak gerçek yüzünü açığa vurmak gizli bilgileri açığa vurma gizli bir şeyi açığa vuran gizli bir şeyi/sırrı açığa vuran gizli mesajı açığa çıkarma haberi açığa vurmak hislerini açığa vuran hislerini serbestçe açığa vuran hoş olmayan gerçekleri açığa çıkarmak işi açığa çıkartmak kapalıda açığa geçiş karboksil grubunu açığa çıkarma kendini açığa vurma kesin açığa kavuşturmak kimliği açığa çıkmak kimliğini açığa vurmak kirli çamaşırlarını açığa çıkarmak niyetini açığa çıkarmak niyetini açığa vurmak oksijen açığa çıkması özünü açığa vurma pulpanın açığa cıkması sırlarını açığa vurmak sırrı açığa çıkartmak sırrı açığa vuran kimse sırrı açığa vurma sırrı açığa vurmak sırrı açığa vurmak (özellikle polise) sırrını açığa vurmak travmanın özünü açığa çıkarma ve onarma vahşi duygularını açığa çıkartmak yavaş yavaş açığa çıkmak

1: 0 ms