Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 16164akustik = işitmeyle ilgili [eski terim - öz Türkçe]
akustik = işitsel [eski terim - öz Türkçe]
akustik = sesbilim [eski terim - öz Türkçe]
akustik = sesdağılım [eski terim - öz Türkçe]
akustik = sessel [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankı bilimi [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankı düzeni [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankıbilim [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankıdüzeni [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankılanım [eski terim - öz Türkçe]
akustik = yankılanış [eski terim - öz Türkçe]
AKUSTİK = (akustik nedir; akustik ne demek; akustik İngilizcesi) 1. Fizikte ses ile ilgili bölüm, || 2. Sesin titreşim sıklığı, süresi ve duyulma gücü bakımından taşıdığı nitelik; ses dağılımı, ses düzenlemesi: Bu salonun akustiği iyi hesaplanmıştır; Konferans salonunun akustiği bozuktur vb.
AKUSTİK = (akustik nedir; akustik ne demek; akustik İngilizcesi) 1. Yankı bilimi. 2. Yankılanım.
AKUSTİK = (akustik nedir; akustik ne demek; akustik İngilizcesi) bk. Ses dağılımı.
AKUSTİK = (akustik nedir; akustik ne demek; akustik İngilizcesi) Yankılanım.
AKUSTİK = Ses dalgalarının oluşumu, yayılması, ses kaynakları, işitme-algılama-etkilenme, ölçüm, kontrol teknolojileri gibi konuları inceleyen ve uygulama olanaklarını araştıran bilim dalı.
ilgili sözler / related words