• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

çıkarılan

Türkçe - İngilizce

ilgili sözler / related words

abd merkez bankasınca çıkarılan kâğıt paralar açığa çıkarılan bir tuz damlası açığa çıkarılan tuzun bulunduğu cam aday hakkında çıkarılan siyasal maksatlı dedikodu afyondan çıkarılan kristalli bir madde afyondan çıkarılan uyuşturucu madde ağdan çıkarılan balıklar ahval ve şeraitten çıkarılan delil altın çıkarılan alan amber balığı bağırsaklarından çıkarılan güzel kokulu reçine belli sürelerde çıkarılan tahvil bilerek çıkarılan yangın bilinen gerçeklere dayanarak çıkarılan sonuç bir ağda çıkarılan balıklar bir işi için çıkarılan fiyat bir şirketten çıkan veya çıkarılan şerikin yerine yeni bir şerikin şirkete girmesi bir ülkeyi kısa bir ziyaret için vize yerine çıkarılan belge boyundan çıkarılan kuzu pirzolası büyük kupürler halinde çıkarılan tahvil ve pay senetleri çıkarılan bilgi çıkarılan kiracının ekili veya dikili arazi mahsulleri üzerinde hakkı çıkarılan miktar çıkarılan sonuç çıkarılan şey çıkarılan veya indirilen yükü yerinde tutan halat çöpten çıkarılan yakıtlar dışarı çıkarılan şey dil ile çıkarılan ses dolaşıma çıkarılan para dudakları yuvarlaştırarak çıkarılan ünlü durum ve şartlardan çıkarılan kanıt düşmana görünmemek için çıkarılan duman elden çıkarılan grup farklı zamanlarda farklı miktarlarda çıkarılan devlet tahvili fon sağlamak için çıkarılan tahviller galeriden çıkarılan toprak gemiden çıkarılan mallar genişleme amacıyla çıkarılan tahvil geniz yoluyla çıkarılan genizden çıkarılan gırtlakta çıkarılan ünsüz (ses) gözden çıkarılan anot gözküresinden çıkarılan kapak biçimli örnek hatıra için çıkarılan hayvanın sırtından çıkarılan et hintyağı bitkisinden çıkarılan zehirli protein ıskartaya çıkarılan şey içerikten çıkarılan tanıt işinden çıkarılan işinden çıkarılan işçiye ödenen toplu para işletme faaliyetlerini genişletmek için çıkarılan tahvil işten çıkarılan işten çıkarılan işçiler işten çıkarılan işçiye verilen toplu para japonyada yabancı şirketler tarafından yen dışında bir birimle çıkarılan tahvil kaktüs tomurcuğundan çıkarılan ilaç kanun dışını çıkarılan kimse karaya çıkarılan karbon kâğıdı ile çıkarılan kopya kasımpatından çıkarılan iki tür ester kazıda çıkarılan şey kazıdan çıkarılan şey kıssadan hisse çıkarılan hikâye kireç çıkarılan yer nakit karşılığı çıkarılan hisse senedi nominal değeriyle çıkarılan tahviller orman yangınında karşı yönden çıkarılan yangın ortaya çıkarılan davranış para yerine çıkarılan hisse senedi sanayi şirketince çıkarılan tahvil satışa çıkarılan mal saydam gereç üzerine çıkarılan kopya sebadilla tohumundan çıkarılan zehirli madde sermayesini artıran bir şirkette eskisinin yerine çıkarılan tahvil sermayeyi güçlendirmek için çıkarılan tahvil ses yolunda bir daralma sonucu çıkarılan (ses) sığırların ayak ve kemiklerinden çıkarılan bir tür yağ sırttan çıkarılan et sivil teşebbüslerce çıkarılan askeri gazete söğütün kabuk ve yapraklarından çıkarılan bir ilaç sudan çıkarılan balık gibi sıçramak tahıldan çıkarılan alkol topraktan çıkarılan ürünler ülke içinde çıkarılan tahvil vurulup çıkarılan kısım yasalara uygun olarak çıkarılan yerel yönetimce çıkarılan tahvil yerinden çıkarılan kişiler yutaktan çıkarılan yutaktan çıkarılan ses yüksükotundan çıkarılan zehirli bir glükozit

1: 0 ms