unfortunately

UNFORTUNATELY = [an'fo: çunitli] adverb
maalesef, ne yazık ki
İngilizce örnek : Unfortunately, he lost his money.
Türkçe çevirisi : Maalesef parasını kaybetti.
İngilizce örnek : Unfortunately, there are only a few biscuits left.
Türkçe çevirisi : Maalesef sadece birkaç bisküvi kaldı.
İngilizce örnek : Unfortunately, my CD collection got damaged when we moved house.
Türkçe çevirisi : Ne yazık ki evden taşınırken CD koleksiyonum hasar gördü.