research
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 324ana kullanım 1
ana kullanım 2
RESEARCH = [ri'sö: ç] noun
araştırma * eşanlamlı : investigation, inquiry, study, scrutiny, groundwork
İngilizce örnek : Research has shown a connection between smoking and lung cancer.
Türkçe çevirisi : Araştırmalar, sigara içme ile akciğer kanseri arasında bir ilişkiyi göstermiştir.
İngilizce örnek : He's been doing research into social problems.
Türkçe çevirisi : Toplumsal sorunlar hakkında araştırma yapıyor.
İngilizce örnek : The institute is conducting research into the causes of cancer.
Türkçe çevirisi : Enstitü, kanserin nedenleri üzerinde araştırma yapıyor.
İngilizce örnek : They haven't done any research into the matter.
Türkçe çevirisi : Mesele hakkında hiç araştırma yapmadılar.
¤ verb
araştırma yapmak * eşanlamlı : investigate, look into, examine, scrutinize, study
İngilizce örnek : She spent a lot of time researching her project.
Türkçe çevirisi : Projesiyle ilgili araştırma yaparak çok vakit geçirdi.
