or

OR = [o: ] conjunction
1 veya, ya da, veyahut
İngilizce örnek : You can go there by bus or by train.
Türkçe çevirisi : Oraya otobüsle veya trenle gidebilirsin.
İngilizce örnek : He gave her five or six beautiful roses.
Türkçe çevirisi : Ona beş veya altı güzel gül verdi.
2 yoksa
İngilizce örnek : Turn off the TV or I cannot fall asleep.
Türkçe çevirisi : Televizyonu kapa yoksa uyuyamıyorum.
İngilizce örnek : Do you want tea or coffee?
Türkçe çevirisi : Çay mı yoksa kahve mi istersin?
İngilizce örnek : Hurry up or we'll miss the party!
Türkçe çevirisi : Acele et yoksa partiyi kaçıracağız.
İngilizce örnek : Let's rush him to hospital or he will die.
Türkçe çevirisi : Onu hastaneye yetiştirelim yoksa ölecek.
İngilizce örnek : Turn down the gas or the soup will burn.
Türkçe çevirisi : Gazı (ocağı) kapa yoksa çorba yanacak.
* or so … = civarında
İngilizce örnek : She's thirty years old or so.
Türkçe çevirisi : Otuz yaşlarındadır.
* or sb/sth/somewhere = filan, onun gibi bir şey
İngilizce örnek : Do you want a pen or anything?
Türkçe çevirisi : Kalem falan ister misin?
İngilizce örnek : Would you like a cup of tea or anything?
Türkçe çevirisi : Bir fincan çay falan ister misin?
İngilizce örnek : You're not feeling hurt or anything, are you?
Türkçe çevirisi : Kalbin falan kırılmadı, değil mi?
* or else = yoksa
İngilizce örnek : Be sure to take your passport with you or else you'll get stopped at the entrance.
Türkçe çevirisi : Pasaportunu yanına al yoksa girişte durdurulursun.
İngilizce örnek : Please be careful, or else you may have an accident.
Türkçe çevirisi : Lütfen dikkatli ol yoksa kaza yapabilirsin.
İngilizce örnek : Tell him not to do it again or else he'll be punished.
Türkçe çevirisi : Ona bunu bir daha yapmamasını söyle yoksa cezalandırılacak.

OR = (or nedir; or Türkçesi) hlk. Kırmızıyla sarı arasında bir at donu.