Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 10231MİRASÇI = (mirasçı nedir; mirasçı ne demek; mirasçı İngilizcesi) 1. Kalıtçı: «Aradım buldum tarlanın mirasçısını, adamı Ödemiş'ten aldım geldim.» -N. Cumalı. 2. mec. Başkasının iyi veya kötü yönlerini aynı biçimde ortaya koyan: «Anasının kıskançlığına mirasçı olan çelimsiz solgun çocuk da yaşamayacağa benziyordu.» -H. R. Gürpınar.
MİRASÇI = (mirasçı nedir; mirasçı ne demek; mirasçı İngilizcesi) kalıtçı, kanûnî ~: yasal kalıtçı, mansûb ~: atanmış kalıtçı. (ikamede) nâm -zed ~: son kalıtçı. ön ~ : ön kalıtçı.
mirasçı = kalıtçı [eski terim - öz Türkçe]
mirasçı = vâris [Türkçe - Osmanlıca]