• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

limousine

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 31467

ad / noun 1

LIMOUSINE = ['limızi: n] noun
limuzin (araba)
İngilizce örnek : A large limousine drew up and out stepped a rather sexy girl.
Türkçe çevirisi : Büyük bir limuzin yanaşıp durdu ve oldukça seksi bir kız dışarı adım attı.
İngilizce örnek : Whose limousine is parked in front of the house?
Türkçe çevirisi : Evin önünde kimin limuzini park edili (duruyor)?

1: 0 ms