İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1068 GIRL = [gö: l] noun
1 kız; genç kız * eşanlamlı : maiden, lass, miss, young lady * karşıtanlamlı : boy
İngilizce örnek : The tourists are watching the Turkish girls in national costume.
Türkçe çevirisi : Turistler milli kıyafetler içindeki Türk kızlarını seyrediyorlar.
İngilizce örnek : The victim was a girl of fourteen.
Türkçe çevirisi : Kurban, on dört yaşında bir kızdı.
İngilizce örnek : His wife gave birth to twin girls.
Türkçe çevirisi : Eşi ikiz kız doğurdu.
İngilizce örnek : He married a German girl.
Türkçe çevirisi : Bir Alman kızla evlendi.
2 kız evlat
İngilizce örnek : They have three sons and a girl.
Türkçe çevirisi : Üç oğulları ve bir kızları var.
ilgili sözler / related words