İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 29769 ENTICE = [in'tays] verb
ayartmak, kandırmak * eşanlamlı : tempt, lure, allure, attract, draw, seduce * karşıtanlamlı : deter
İngilizce örnek : She tried to entice the cat back into the house.
Türkçe çevirisi : Kediyi eve dönmeye kandırmaya çalıştı.
İngilizce örnek : I know you're very busy, but can 1 entice you out for a dinner with of rakı tonight?
Türkçe çevirisi : Çok meşgul olduğunu biliyorum ama bu akşam seni rakılı bir yemeğe kandırabilir miyim?
ilgili sözler / related words