disturbing
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 7953ana kullanım
DISTURBING = [di'stö: bing] adjective
rahatsızlık veren, huzursuz edici
İngilizce örnek : Most people find the graffiti on public transport disturbing.
Türkçe çevirisi : Çoğu insan toplu taşımalardaki duvar yazılarını rahatsız edici bulur.
İngilizce örnek : This film contains scenes that may be disturbing to some viewers.
Türkçe çevirisi : Bu film, bazı izleyicileri rahatsız edebilecek sahneler içeriyor.
ilgili sözler / related words
disturbing channel
disturbing current
disturbing function
disturbing individuals' peace and harmony
disturbing moment
disturbing noise
disturbing potential
disturbing source
disturbing the peace
disturbing voltage
emission level of a disturbing source
emission limit from a disturbing source
potential of disturbing masses
