İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 9847 DISGUST = [dis'gast] noun
iğrenme, tiksinme, tiksinti * eşanlamlı : nausea, distaste, repugnance, loathing, abhorrence, dislike, hatred; aversion * karşıtanlamlı : relish, liking
¤ verb
tiksindirmek, iğrendirmek * eşanlamlı : nauseate, sicken, revolt, offend, displease, revolt * karşıtanlamlı : please
İngilizce örnek : I am disgusted with her habit of gossiping.
Türkçe çevirisi : Onun dedikodu huyundan iğreniyorum.
İngilizce örnek : The way he treats his wife disgusts me.
Türkçe çevirisi : Karısına davranış tarzı beni iğrendiriyor.
İngilizce örnek : Your manners disgust me.
Türkçe çevirisi : Senin hareketlerin beni iğrendiriyor.
ilgili sözler / related words