despair
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 5005ana kullanım 1
ana kullanım 2
DESPAIR = [di'speı] verb
(of) umudunu kesmek * eşanlamlı : lose hope, lose heart
İngilizce örnek : Don't despair of meeting the right man some day.
Türkçe çevirisi : Günün birinde doğru erkekle karşılaşma umudunu yitirme.
¤ noun
umutsuzluk * eşanlamlı : hopelessness, desperation, gloom, distress * karşıtanlamlı : hope, joy
İngilizce örnek : He is in despair about his future.
Türkçe çevirisi : Geleceği konusunda umutsuzluk içinde.
İngilizce örnek : The farmers were in despair when they had had no rain for a month.
Türkçe çevirisi : Bir ay yağmur yağmayınca çiftçiler umutsuzluk içindeydi.
ilgili sözler / related words
despair of
drive somebody to despair
drive to despair
ego integrity versus despair
give way to despair
in despair
in the depths of despair
pound one's head in despair
reduce to despair
repeated failures drove her to despair
sink into despair
torn between hope and despair
wring one's hands in despair
yield to despair
