İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 3052 CUSTOMS = ['kastımz] noun
1 gümrük vergisi
2 gümrük
İngilizce örnek : First you must go through customs and immigration.
Türkçe çevirisi : Önce gümrük ve pasaport kontrolünden geçmelisin.
* customs officer = gümrük memuru
İngilizce örnek : In one bag alone the customs officer found six bottles of spirits.
Türkçe çevirisi : Sadece tek bir çantada gümrük memuru altı şişe alkol buldu.
* customs union = gümrük birliği
CUSTOMS = (customs nedir; customs Türkçesi) Gümrük.