Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 7957CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Aşılanmamış meyve. 2. Tohumluk olamayacak zayıf ekin.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Bağlanmayan, başı boş. 2. Boşanmış, dul kadın.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Bir yaşını aşmış dişi tay. 2. Atlara döl veren eşek aygırı. 3. Uzun boylu hayvan. 4. Dişi deve.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Esmer renk. 2. Esmer undan yapılmış ekmek.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Genç, güzel, gösterişli (kimse). 2. Zayıf, ince (kimse). 3. Kaba yapılı, biçimsiz (kimse). 4. Acemi, toy (kimse).
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) 1. Koyun, keçi, sığır vb. kesilecek hayvanların ticaretini yapan kimse: «Sen kasap mısın, koyun tüccarı mı, celeplerle senin ne işin var?» - O. C. Kaygılı. 2. tar. İç oğlanı.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) Beceriksiz, kırıp döken.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) bk. içoğlanları.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) Dam saçağı.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) Düğün alayı.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) Hizmetçi, işçi.
CELEP = (celep nedir; celep ne demek; celep İngilizcesi) Yüz dirhem ağırlığındaki ip.