• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

altına

Türkçe - İngilizce

ilgili sözler / related words

-ın buyruğu altına vermek -i koruması altına almak -i zapturapt altına almak -in altına veya altında (birini) hacir altına almak abluka altına alma abluka altına almak acemi erleri silah altına toplama adi metali altına çevirdiği sanılan preparat ağırlığınca altına değer ağırlığınca altına değmek ahırda atın altına yataklık ot sermek ahırda hayvanların altına serilen kuru ot ya da saman ahırlarda hayvanların altına serilen saman veya benzeri madde ailede para harcamalarını kontrol altına almak akıl hastalığı yüzünden hacir altına alınan kimselerin sermayelerini idare eden ve sayet makamının müdürü aletli dalış ≡ gözlük- palet- plastik elbise- portatif hava tüpü gibi gereçlerle bir yüzücünün su altına dalması altına almak altına bağlı aktifler altına çevrilebilecek tahvil altına çevrilemeyen altına çevrilemeyen para altına çevrilemez altına çevrilemez olma altına çevrilemiyen altına çevrilgen kâğıt para sistemi altına çizgi çekmek altına çizgi çizmek altına dayalı mali araçlar altına dayalı menkul kıymet altına dayalı taşınır değerler altına dayanan altına destek koymak altına doğru altına dönüşmek altına düşmek altına endeksli banka bonosu altına endeksli bono ve tahvil altına endeksli bono ve tahviller altına endeksli tahvil altına etmek altına girme altına girmek altına giyinmek altına hareket durumu altına hücum altına imza koymak altına imzayı atmak (incelemeden) altına inmek altına işeme altına işemek altına işemek (gülmekten) altına kaçırma altına kaçırmak altına karşı alerjim var altına koymak altına koyulan şey altına rastlamak altına sıçmak altına taş ya da takoz koyarak durdurmak altına tünel açmak altına veya başka bir değere çevrilemiyen para altına yastık koyarak yükseltmek veya doğrultmak altına yastık koymak altına yazmak altına yerleştirmek ambargo altına almak ana güverte altına ateş altına almak ayağını altına almak ayağının altına almak ayağının altına karpuz kabuğu koymak ayaklar altına almak az kalsın okka altına gidiyorduk basınç altına alma baskı altına alan baskı altına alınamaz baskı altına alınmış baskı altına alınmış (kişi) baskı altına alınmış enflasyon baskı altına alınmış talep baskı altına alma baskı altına almak başını koltuğunun altına almak başka bir yatağın altına sürülebilen veya başka bir yere taşınabilen yatak başka bir yüküm altına girmeden başka bir yüküm altına girmeksizin başka idare altına koymak başka taahhüt altına girmeden başka tahville güvence altına alınan tahvil başka tahville güvence altına alınan tahvilat başka yükümlülük altına girmeden başkasının emri altına koymak belgenin altına bir şeyler yazmak bıçak altına yatmak bilinç altına ait bilinç altına atma bir borç senedi için taahhüt altına giren kimse bir sigortananı risklerini başka bir sigorta ile güvence altına almak bir şeyi birinin koruması altına vermek bir ulusu egemenliği altına almak bir ürün veya hizmetin üretim ve dağıtımını tekel altına almak için büyük firmaların gizli veya açık anlaşma yapmaları birini büyük bir yük altına sokmak birini disiplin altına almak birini koruması altına almak birinin emri altına koymak borcu teminat altına almak borç altına girmek borç altına sokmak boyunduruğu altına almak boyunduruk altına alma boyunduruk altına almak boyunduruk altına girmek buyruğu altına alma buyruğu altına almak buyruğu altına girmek buyruğu altına koymak bütün malları kontrol altına almak cilt altına idrar zerkiyle yapılan tedavi çadır altına serilen muşamba denetim altına almak denetimi altına almak denetimi altına ya da tekeline almak denetimi veya yönetimi altına girmek deri altına ait deri altına şırınga deri altına uygulama deri altına uygulanan deri altına yapılan iğne deri altına yapılan şırınga ya da iğne deri altına zerk deri altına zerk olunan derinin altına şırınga edilmiş derinin çok altına derinliğine ateş altına almak devrin güvence altına alınması sözleşmeleri diğer tahvillerle teminat altına alınan tahvil disiplin altına alınmamış disiplin altına alma disiplin altına almak durumu kontrol altına almak durumu kontrolü altına almak düzey altına sınırla egemenliği altına alma egemenliği altına almak niyet ve iradesinin varlığı ekosistemlerin baskı altına alınması emir ve iradesi altına almak emniyet altına almak emniyet-i umumiye nezareti altına alınmak emri altına almak ertelemek/göz altına almak etkisi altına almak evde gözlem altına alma fiyatların üreticiler tarafından belirlenen düzeyin altına düşürülmeyeceği anlaşması garanti altına almak gece altına işeme gece altına işeyen gece altına kaçırma gerilim altına almak göz altına alınma göz altına alma gözetim altına alma gözlük- palet- plastik elbise- portatif hava tüpü gibi gereçlerle bir yüzücünün su altına dalması gururunu ayaklar altına almak gülmekten altına işemek gündüz altına işeme güven altına alınan güven altına almak güvence altına alınmış güvence altına alma güvence altına almak hacir altına alınmak hacir altına almak haciz altına almak haczedilen şeyleri mufaza altına almak hâkimi etki altına almaya çalışma hakimiyeti altına almak harcamaları sıkı kontrol altına almak hasır altına gitmek hava savunmasının baskı altına alınması hayvanın altına saman yatak sermek hayvanların altına serilen talaş hayvanlarının altına yataklık olarak serilen ot her taşın altına bakmak herhangi bir taahhüt altına girmemiş herhangi bir yükümlülük altına girmeksizin hiçbir devletin egemenliği altına girmemiş ülkeler hükmü altına almak hükmü altına almak (korku, kaygı vb) hükmü ya da etkisi altına almak hüküm altına alınmış bir borcun alacaklısı hüküm altına alınmış bir borcun borçlusu hüküm altına alınmış bir borcun borçlusunu hapsen tazyiki hakkında uygulanan muhakeme usulü hüküm altına alınmış bir borcun sahibi hüküm altına alınmış borç hüküm altına alınmış senet hüküm altına alma hüküm altına almak idaresi altına almak ihtimam altına almak ihtiyati haciz altına alma ihtiyati haciz altına alma hakkı immün sistemi baskı altına alma imza altına almak imza yerinin altına imzanızı atın, lütfen inhisar altına almak iniş için hız düşürüp rüzgar altına dönmek ipotek altına alınmış ipotek altına alma ipotek altına almak ipotekle teminat altına alınan tahvil işgücünün kayıt altına alınması işi emniyet altına alan vasıta işi emniyet altına almak itaat altına alınmış itaat altına almak kaburga kemiğinin altına ilişkin kan potasyum düzeyinin normalin altına düşmesi kanadı altına almak kanatları altına almak kanda bikarbonat düzeyinin normalin altına düşmesi kanda karbondioksit düzeyinin normalin altına inmesi kanda sodyum düzeyinin normalin altına düşmesi kaputun altına bakayım mı kaputun altına bir bakar mısınız karantina altına alınan organizmalar karantina altına almak kargonun yükleme ve boşaltılmasını kolaylaştırmak için altına yerleştirilen metal platform kargonun yükleme ve boşaltmasını kolaylaştırmak için altına yerleştirilen metal platform karyola altına itilen tekerlekli yatak karyolanın altına itilebilen tekerlekli kayakçının kayak üzerinde dizleri kırık, başı dizlerine çok yakın ve sopaları da koltuk altına almış pozisyonda kayması kayakların altına sürülen, kaymayı kolaylaştıran sıvı kayıt altına almak kayıt altına girmek kayıt altına girmemek kayıt altına girmez kendini inzibat altına alma kıkırdak altına ilişkin kilit altına alma kilit altına almak klişenin altına konan maden koltuk altına ait komuta altına girmiş konjonktiva altına uygulama konteynerin altına monte edilen sağlamlaştırıcı çapraz yapı kontrol altına alınamayan gider kontrol altına alınmış kontrol altına alınmış sistem kontrol altına alma kontrol altına almak kontrol altına girmek kontrol altına sokmak kontrolü altına almak kordon altına almak korkudan altına etmek koruma altına alınan bölgeler koruma altına alınmış arazi koruma altına alınmış doğal alanlar zinciri koruma altına almak koruması altına almak koruması veya gözetimi altına almak köprücük altına ilişkin krediyi borç veren için güvence altına almak kullanılabilen en düşük uçuş seviyesinin altına alçalma kullanılmadığı zaman diğer bir yatağın altına sürülebilen alçak bir yatak kuşatma altına alma kuşatma altına almak külçe altına dayalı olarak mahkemece emanet altına alınmış eşya mahkemeyi etki altına almaya çalışan mal belgeleri ile teminat altına alınmış senet mala veya altına dönüştürelemez maliyetinin altına manda altına alınmış ülke manda altına almak manda altına almak (bir ülkeyi) manda altına koymak (bir ülkeyi) masa örtüsünün altına serilen yumuşak yaygı bezi mesuliyet altına girmek mevduatın teminat altına alınması miğfer altına giyilen takke muhafaza altına alma muhafaza altına alma (kanıt olabilecek şeyleri) muhafaza altına almak muhafaza altına almak (kanıt olabilecek şeyleri) muhasara altına almak müşahade altına alınmak müşahade altına almak müşahede altına almak neyin altına nezaret altına alma nezaret altına almak nikâh altına almak nikâhı altına almak nizam altına alma okkanın altına gitmek olay yerini güvenlik altına almak olay yerini kordon altına almak olayları kontrol altına almak palavra altına pota altına kaçıp top yakalamak rakip oyuncuyu kontrol altına almak rehinle kendini teminat altına almak rüzgâr altına bayılmak rüzgar altına düşme rüzgar altına sürüklenmek sakalının altına girmek saman (hayvan altına konan) satırın altına seferber etmek, silah altına almak sembolün sağ altına yazılan rakam sıkı disiplin ya da denetim altına almak sıkı kontrol altına almak sıva altına gömülü panel sigortanın risklerini başka bir sigorta ile güvence altına almak silah altına alınmak silah altına alma silah altına almak silah altına çağırma silah altına çağırmak sinirlerini kontrol altına almak siper altına girmek siper altına koymak sivil idare altına alınmış sivil idare altına alma sivil idare altına almak sivil yönetim altına alınmış sivil yönetim altına alma sivil yönetim altına almak sofra örtüsü serilmeden önce altına konan bez sorumluluk altına girmek sözcüğün altına çizilen çizgi sözleşme ile taahhüt altına alınmak sözleşme ile taahhüt altına almak sözleşmeyle taahhüt altına alınmak su altına daldırmak su yüzeyi altına sıkma su yüzeyinde yüzerken, bel hareketi ile su altına dalma şüphe altına sokmak taahhüt altına girilmemiş taahhüt altına girme yetkisi taahhüt altına girmeden taahhüt altına girmek taahhüt altına girmeksizin taahhüt altına girmemiş taahhüt altına girmiş taahhüt altına sokmak tabağın altına konan bez- mantar vb parçası tablonun en altına tahhüt altına girmemiş taşın altına elini kim koyacak tehlike altına sokmak tekel altına alma tekel altına almak tekeli altına almak tekerlek altına konan takoz teminat altına almak top ateşi altına almak toprağın üstündeki şeylerin toprağın altına sürülmesi toprak altına döşeme toprak altına yerleştirme topu koruma altına alma topun altına girme uçağın altına hava vuruşu ulusların himayesi altına koymak velayet veya himaye altına alınma yaban/doğal yaşamın koruma altına alındığı bölge yangın kontrol altına alındı mı? yangını kontrol altına almak yarım pusluk delikli elek altına geçen kömürün tümü yatağa girip yorganın kenarını şiltenin altına sıkıştırmak yeddieminlik altına alınma yeni malthusculuk ≡ nüfus artışının kontrol altına alınması gerektiği görüşü yer altına ait yer altına gömme yer altına yapılan kapalı kanal yoğun ateş altına almak yorganın kenarlarını şiltenin altına sokarak örtmek yorganın uçlarını şiltenin altına sokmak yönetimi altına almak yük altına girmek yüksek atlamada çıtayı sırt altına alarak aşma biçimi yüküm altına giren yüküm altına girmek yükümlülük altına giren yükümlülük altına girilmeksizin ve yazılı olarak yükümlülük altına girmeden yükümlülük altına girmek yükümlülük altına girmemiş yükümlülük altına sokma zabıtanın nezareti altına koymak zapturapt altına almak zırh altına giyilen ceket

1: 1 ms