custom - habit
Yanlış : I am disgusted with her custom of gossiping.
Doğru : I am disgusted with her habit of gossiping.
Onun dedikodu âdetinden nefret ediyorum.
Custom, gelenek, töre; habit ise huy demektir, bu yüzden custom bir topluluk ya da ulusa, habit ise kişiye ait bir şeydir.
She has a bad habit of finding fault with other people.
Başkalarına kusur bulma kötü huyu var.
It is a community custom to go to mosque on Friday.
Cuma günü camiiye gitmek cemaat âdetidir.
I am interested in old Turkish customs.
Eski Türk gelenekleri ile ilgileniyorum.
Öte yandan customs gümrük demektir ve her zaman çoğul olarak kullanılır.
You can’t take this lighter through customs.
Bu çakmağı gümrükten geçiremezsin.