on
on
on = üzerinde, üzerine
Düzlem olan yüzeylerin üzerinde oluşu belirtir.
on the table /masanın üzerinde, masada
on the wall/duvarın üzerinde, duvarda
on the floor/döşemenin üzerinde, yerde
Don't leave your trousers on the floor.
Pantolonunu yerde bırakma.
Atatürk's picture is on the wall.
Atatürkün resmi duvarda.
There is wet paint on the door.
Kapıda yeni boya var.
Put the book on the table.
Kitabı masanın üzerine koy.
Haftanın günleri ile on kullanılır.
on Monday/pazartesi günü
on Tuesday/salı günü