within - in
Bu sözcüklerden sonra zaman gösteren bir isim gelebilir. Bu durumda söz konusu eylem within ile belirtilen zaman içinde, o zamandan geç olmamak üzere; in ile ise o zamandan
sonra olur.
I’ll come back within an hour.
Bir saat içinde gelirim.
I’ll come back in an hour.
Bir saat sonra gelirim.
The work must be completed within a week.
İş bir hafta içinde bitirilmelidir.
At present our boss is in Italy, but he will return in a week.
Şu anda patronumuz İtalya’da ama bir hafta sonra dönecek.