tell - say

Yanlış : Don't say a lie, say the truth.

Doğru : Don't tell a lie, tell the truth.

Yalan söyleme, gerçeği söyle.

Bazı deyişler say değil tell ile anlatılır.

to tell a lie : yalan söylemek

to tell a story : hikâye anlatmak

to tell a joke : fıkra anlatmak

to tell the truth : doğruyu söylemek

I want you to tell me the truth.

Bana gerçeği anlatmanı istiyorum.

Why do you keep telling me lies?

Niye bana sürekli yalan söylüyorsun?

She's only three. She doesn't know how to tell the time yet.

Daha üç yaşında. Henüz saati söylemeyi bilmiyor.

Will you tell me a story, mum?

Bana bir hikâye anlatır mısın anne?

Yanlış : The doctor said him to give up smoking.

Doğru : The doctor told him to give up smoking.

Doktor ona sigarayı bırakmasını söyledi.

Yanlış : He said me not to touch the paint.

Doğru : He told me not to touch the paint.

Boyaya dokunmamamı söyledi.

Birine bir şey yapmasını söylemek tell sb to do sth kalıbı ile ifade edilir.

Who told you to go there?

Oraya gitmeni kim söyledi?

His father told the boy to wash his hands before sitting at table.

Babası oğlana masaya oturmadan önce ellerini yıkamasını söyledi.

The boy was told to wash his hands before sitting at table.

Oğlana masaya oturmadan önce ellerini yıkaması söylendi.

Yanlış : Did you say him about the accident?

Doğru : Did you tell him about the accident?

Ona kaza hakkında söyledin mi?

Ona kazayı anlattın mı?

(Ona kazadan söz ettin mi?)

Birine bir şeyi anlatmak, birine bir şeyden söz etmek, say ile değil, tell sb about sth kalıbı ile söylenir.

I'll tell you all about the party when we meet tonight.

Bu akşam buluşunca sana partiden söz edeceğim (partiyi analatacağım).